21 Nisan 2010 Çarşamba

Basketbolda işler karıştı

Futbolda küme düşme mücadelesi geçmiş yıllara oranla daha az çekişmeli geçerken basketbolda son haftaya girilirken ligin dibi karıştı. Aliağa deplasmanına galibiyet ve play-off umutlarını sürdürmek amacıyla giden GS Cafe Crown bir ara 17 sayı öne geçtiği maçı kaybederek kendini bir anda düşme tehlikesinin içinde buldu. (Kazansa bile play-off şansı olmayacaktı çünkü Bornova Bld. FB Ülker'i mağlup etti). Aliağa Petkim de bu galibiyetle ligde kalma umudunu ve ihtimalini artırdı. Bunun yanında düşmeme mücadelesi veren diğer takımlar da (Oyak-Renault, Mersin BŞB ve Kepez Bld.) maçlarını kazanınca ortaya ilginç bir tablo çıktı.

Son maçlar öncesinde Kepez Bld. 39, diğer ekipler de 40 puanda. Kepez Bld.'nin son hafta alacağı mağlubiyet kendisini ikinci lige yollar. Galibiyeti durumunda ise diğer rakiplerinin sonuçlarına bakılacak. Aslında burada da çok fazla bir şansı yok. Aliağa Petkim ve GS CC ile birebir kalması durumunda ikili averajla ligde kalabilen Kepez için son bir ihtimal de Aliağa Petkim ve Mersin'le oluşturacağı 3'lü averajda gözüküyor. (bu durumda Aliağa düşüyor)
Düşme ihtimallerini hesapladığımızda:
Aliağa Petkim: 2/32 (%6,25)
GS Cafe Crown: 1/32 (%3,125)
Kepez Bld : 29/32(%90,625)

Mersin BŞB ve Oyak-Renault ise ligde kalmayı garantilediler fakat üstte de belirttiğmiz gibi onların alacağı sonuçlar da lig sıralamasında etkili olacaktır.
Son hafta maçları:
Galatasaray Cafe Crown vs. Bornova Belediye
Pinar Karsiyaka vs. Aliaga Petkim
Antalya BSB. vs. Mersin BSB.
Fenerbahce Ulker vs. Oyak Renault
Banvitspor vs. Kepez Belediye


Play-off'a kalma konusunda da Bornova Bld'inden sonra 8. takım da yine son hafta maçlarından sonra belli oluyor. Bu konuda Erdemir ve Tofaş'ın iddiası bulunuyor. Erdemir'e son maçta galibiyet yetiyor. Mağlubiyet durumunda ise Tofaş'ın kaybını beklemek zorunda çünkü Tofaş galibiyet alırsa play-off'a kalıyor. Antalya BŞB'nin ise 2li ve 3lü averajların hiçbirisinde play-off şansı bulunmuyor ve alacağı sonuç play-off konusunda lige etkisi bulunmuyor.

Her iki takımın da son maçları kolay gözükmüyor:
Erdemirspor vs. Efes Pilsen
Tofas vs. Besiktas Cola Turka

5 Nisan 2010 Pazartesi

Kural sorgulaması

Futbol'da bariz gol pozisyonu ve son adam kuralına istinaden kırmızı kart tanımlaması mevcut. Buradaki son adam tanımı kaleciden önceki son savunma oyuncusu şeklinde tanımlanıyor. Bu noktada kırmızı kart görmeyi göze alan oyuncu rakibini düşürebiliyor veya elle oynayabiliyor. Bu son adam gerçekten "son adamsa" (genelde kaleci) ceza tanımlamasında herhangi bir fark yok. Burada aklıma takılan bir noktayı bir örnekle açıklayayım:

Düşünün ki ligin/kupanın son maçı ve maçın son dakikasında gole ihtiyacınız var. Rakibinizin savunmasının arkasına sarkıyorsunuz. Ceza alanının 20metre dışında kaleciyi çalımlıyorsunuz, boş kaleyi görecekken kaleci oyuncuyu düşürüyor (veya kaleci kaleye yönelmiş topu ceza alanının 20 metre dışında elle kesiyor). Sonuç kırmızı kart ve çok da tehlikeli olmayan bir yerden serbest vuruş. O noktada bu cezanın çok yeterli olmadığı ve haksızlığa uğradığınızı düşünebilirsiniz ama kurallar böyle.

Benim önerim son adam kuralının sondan bir önceki ve son adam diye 2'ye ayrılmasıdır. Sondan bir önceki durumunda şu anki kural geçerli olmalıdır. Ancak gerçekten "son adam" olma durumunda hareketin nerede olduğuna bakılmaksızın penaltı verilmelidir. Bu öneri biraz abes gibi gelebilir ama dediğim örnek başımıza gelirse herhalde bu kuralı bir kez daha sorgulayabiliriz.

Mağduriyetin katlanması

2009-10 sezonunda oynanan Gaziantepspor-Sivasspor maçındaki olaylar sebebiyle Gaziantepspor'a 1 maç sahasında seyircisiz oynama cezası verildi. Maçın sadece 3 dakikalık özetini izledim ve olayların neler olduğunu bilmiyorum. Ancak anlamadığım konu şu:
Bu derece yoğun olay varsa burada Sivasspor'un bir mağduriyeti olmuştur.(küfür etmiştir, yabancı maddeler atılmıştır, ..vb) Takım bu durumdan etkilenmiştir, oyununu yansıtamamıştır ve bu maçtan 1 puanla ayrılmıştır. Bütün bunların sonunda işin kaymağını yiyen ise Sivasspor'un düşme hattındaki rakibi Manisaspor oldu. Çünkü G.Antepspor cezasını bir sonraki iç saha maçında Manisaspor maçında çekecek. Bu işleri anlamıyorum. Suçluları cezalandırırken bir taraftan, diğer tarafın mağduriyetini artırmamak gerekir. Bunun için önerim:
Öncelikle cezalar için tutulan raporlar sezon sonuna kadar saklanmalı.(içinde bulunulan sezonda ceza olmamalı) Sezon sonunda bütün dosyalar değerlendirilir ve her takıma hakettiği ceza verilmelidir. Buradaki önemli nokta verilen cezaların bir sonraki sezon aynı takımla oynarken çekilmesidir. Örnek: 2009-10 sezonunda oynanan FB-GS maçındaki olaylar sebebiyle FB'ye 2 maç seyircisiz oynama cezası verildi. Önerdiğim sistemde FB bu cezayı önümüzdeki 2 sezondaki GS maçlarında çekmeli. Burdaki açık nokta olay çıkan maçtaki rakibin lig düşmesi/yükselmesi veya ceza alan takımın sezon sonunda lig yükselmesi/düşmesidir. Bu durum suistimale açık olacağı için (örneğin küme düşmesi kesin olan rakip önünde sahaya madde yağdırmak) hak edilen cezanın 3 katı bir sonraki sezonun başına eklenmelidir.
Bu ceza sistemi deplasman maçları için de geçerli olmalı ve bir sonraki sezon söz konusu deplasmanı seyircisiz oynamalıdır. Bu durumda evsahibi takımı hasılattan mağdur etmemek için şöyle bir yöntem uygulanabilir:
Olay çıkan maçta deplasman tribününe ayrılan seyirci sayısı ile o tribüne ait o günkü maç bileti fiyatı çarpılmalı ve aradan geçen dönemdeki enflasyon oranıyla da çarpılıp, bir sonraki sezon maçın oynandığı hafta rakip takıma verilmek üzere federasyonun hesabına yatırılmalıdır. (Lig düşme/yükselme durumu oluşursa sezon başlamadan aynı şekilde yatırılmalıdır)
Bu sistemin getirileri aşağıdaki gibi olabilir:
1- Sezon başı onca parayı verip kombine almış taraftar sezon başında kaç maça gideceğini bilir halde olur.
2- Deplasmandaki taraftarın yaptığı eylemler yüzünden kombine bilet sahipleri mağdur olmaz. (Şimdiki sistemde iç sahada hiçbir olay çıkarmadan maçların tamamını seyircisiz oynama ihtimali var)
3- Olaylarda mağdur olan takım ile cezanın çekildiği maç aynı olur. (Kimse alakasız bir maçta olan olaylardan sorumlu olmaz)
4- Derbilerde olay çıkma ihtimali azalır, kulüp yönetimleri önlemler konusunda çok daha titiz olur çünkü bir sonraki sene başında satılan kombine biletin fiyatı ve satılma oranı düşme tehlikesine girer.