Çekoslovakya’nın bölünmesinden sonra ortaya çıkan ve ilk milli maçını 1994’te bizimle yapan Çek Cumhuriyeti turnuvalara katılım açısından da bizle parallellik gösteriyor. Katıldığı 4 Avrupa Şampiyonası’nda 1996’da final, 2004’te ise yarı final oynayan Çekler, 2006 Dünya Kupası’nda ve 2000 ve 2008 Avrupa Şampiyonası’nda gruptan çıkamadılar. Bugün hala, bir dönem Nedved önderliğinde fırtına gibi esen kadronun seviyesine ve oyun kalitesine ulaşabilmiş değiller.
Kaleciler
Turnuvaya Şampiyonlar Ligi’ni kazanmanın moraliyle gelen Petr Cech, takımın en kariyerli oyuncusu. Çekler, Dünya’nın en iyi 5 kalecisinden biri olan (kimilerine göre) Cech’e çok güveniyor. Herhangi bir aksilik durumunda 2. kaleci durumunda yer alan Jan Lastuvka bu sezon Dnipro’da iyi bir performans gösterdi. Diğer kaleci Jaroslav Drobny ise kadroda ne olur olmaz 3. kaleci de olsun havasıyla kalede. Her ne kadar tecrübeli olsa da bu sezonki performansı hiç iyi değil.
Savunma
Savunma hattında Michal Kadlec sol beke ismini en üst sıradan yazırıyor. Beşiktaşlı Sivok’un da yerinin sağlam olduğu düşünülen savunmanın ortasında ise diğer kontenjan için Hertha Berlin’de çok iyi bir sezon geçirmeyen ve kulübü Bundesliga 2’ye düşen tecrübeli Roman Hubnik ile Spartak Moskova’da istikrarlı bir görüntü çizen Marek Suchy’nin çekişeceğini düşünüyorum. Ancak teknik direktör Michal Bilek muhtemeldir ki tercihini Hubnik’ten yana kullanacak. Savunmanın sağ kanadı ise en zayıf noktası belki de. Bu mevkiyi Gebre Selassie ile doldursa da Çekler yine de rahat değil. Selassie’nin yedeği ise Plzen’li Rajtoral.
Orta saha
3 maçlık cezası sebebiyle gruptaki son Litvanya maçında ve Karadağ ile oynanan Play-Off maçlarında yer alamayan Shaktar Donetskli Tomas Hübschman takıma dönüyor. Orta sahada Bordeauxlu Plasil ile takımın bu bölgede yükünü çekmesi muhtemel. Plasil’in rakip savunmanın arasına yaptığı sızma koşular Çek Cumhuriyeti’nin önemli silahlarında biri. Tabi ki Tomas Rosicky, Cech’ten sonra Çekler’in en çok güvendiği isim. Takımın hücum organizasyonlarını yönlendirmesi bekleniyor. Kanatlarda ise Vktoria Plzen’in etkili ismi Pilar ve Anorthosisli Jan Rezek hücum hattını destekliyor.
Forvet
Nürnberg’li Pekhart şu anda ilk santrafor olarak gözükse de Milan Baros da hemen bir adım gerisinde formayı kapma şansına sahip. Özellikle Baros’un “az zamanda çok ve büyük işler yapma“ becerisi onu bu turnuvada da yıldız yapabilir. (2004’te gol kralı olmuştu) CSKAlı Necid ise 3. sırada yer alıyor.
Artıları
Cech gibi bir kaleciye sahip olmak özellikle gruptaki rakiplerinden bu alanda önde olmasını sağlıyor. Rosicky ve Milan Baros, kariyerlerindeki son büyük turnuva olma ihtimaliyle daha bir gayret içinde olabilir. Milan Baros’un Galatasaray’da ligde şampiyonluk yaşamış rakiplere karşı gol bulmakta zorlanmasına karşın diğer rakiplere karşı daha kolay gol atma özelliği var. Çek Cumhuriyeti’nin rakiplerine baktığımızda da rakiplerinin nispeten kolay olduğunu görüyoruz. (en azından Danimarka’nın, İsveç’in gruptaki rakiplerinden daha kolay). Bu yüzden Baros özellikle grup aşamasında ön plana çıkabilir. Ayrıca grupta 3 maçını da Wroclaw’da (Polonya) oynuyorlar ve burası Çek Cumhuriyeti sınırına 120, Prag’a yaklaşık 300 km uzaklıkta. Bu faktör Polonya maçı dışında seyirci avantajı da getirebilir.
Eksileri
Takımın katıldığı son 2 büyük turnuvada gruptan çıkamamış olması kendine güven noktasında sıkıntı oluşturabilir. Fikstüre göre grupta son maçını ev sahibiyle oynamak handikap oluşturabilir. Bunların yanında olası sakatlık/ceza durumunda yedek oyuncuların kalitesi ve as oyuncuların yerini doldurup dolduramayacağı da yine soru işareti.
Not: Bu yazı aynı zamanda http://euro2012.tribundergi.com/takim/cek+cumhuriyeti sitesinde de yayınlanmaktadır.
Not: Bu yazı aynı zamanda http://euro2012.tribundergi.com/takim/cek+cumhuriyeti sitesinde de yayınlanmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder